HANDE BERKTAN
Mobil İletişim Araçları ve Bilgi Teknolojileri İş İnsanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Kemal Turnacı, cep telefonu pazarındaki kayıtdışı ve kaçak oranlarının %35 gibi rekor seviyelere ulaştığını duyurdu. Yüksek vergi oranları ve taksit sınırlamaları nedeniyle sektörde ciddi bir sorun yaşandığını belirten Turnacı, “Yüksek vergiler, telecom sektöründeki istihdamın gelişimini zorlaştırıyor” ifadelerini kullandı.
Turnacı, devamında, “Vergiler normalleşirse kayıtdışılık azalır, devletimizin gelirleri artar. Ülkemizde verilen altyapı hizmetleri diğer ülkeleri geride bırakmamalıdır. Bu noktada yatırımlarımızı doğru alanlara yönlendirmeliyiz. Uydu teknolojileri, 5G veya 6G gibi geçiş teknolojileri önemli bir yere sahiptir. Tüm paydaşların bu konularda ortak bir sorumluluk üstlenmesi gerekmektedir” dedi.
“Yılda yaklaşık 3 milyon cep telefonu kaçak yollardan ülkemize giriyor”
Cep telefonu sektöründeki taksit sınırlaması ve yüksek vergi oranlarının etkilerini değerlendiren MOBİSAD Başkanı Mustafa Kemal Turnacı, kaçağın %35’e yükselmesinin sebeplerini detaylandırdı. “Türkiye’de cep telefonu pazarında yıllık 10 ila 12 milyon adet cihaz satılmakta, kaçak yollarla gelen telefon sayısı ise 3 ile 3,5 milyon adede ulaşmaktadır” dedi. Turnacı, yüksek vergilerin kayıtdışılığı artırarak sektörün gelişimini olumsuz etkilediğine dikkat çekti.
Turnacı, “Makul vergilerle hizmet edersek, hem devletin vergi gelirleri azalmaz, hem de vatandaşlar garanti ve satış sonrası hizmetlerden yararlanabileceği sağlıklı bir ticaret ortamında alışveriş yapabilirler” şeklinde görüş bildirdi. Ayrıca, e-ticaret ve reklamcılık gibi pek çok sektörün mobil cep telefonları aracılığıyla büyük bir ekonomi yarattığını vurguladı. “Toplam ithalatta payı %1’in altında kalan cep telefonu sektörüne yüksek vergilendirme getirmek, ithalat sorununu çözmeyecek sağlıklı bir yaklaşım değil” diyerek, makul vergi uygulamalarının gerekliliğini vurguladı.
Devlet gelirlerinin artırılması, vatandaşların makul vergilerle desteklenmesi ile doğrudan bağlantılıdır. Vergilerin adil ve sürdürülebilir bir şekilde yapılandırılması, kamu hizmetlerinin kalitesini yükseltmek ve toplumsal refahı artırmak için büyük önem taşımaktadır. Vergi gelirlerinin artması, sağlık, eğitim, ulaşım ve altyapı gibi kritik alanlarda geliştirme fırsatı sunar. Böylece, vatandaşlar hem devlet hizmetlerinden daha iyi faydalanır hem de ülkenin ekonomik dinamikleri güçlenir.
Ayrıca, şeffaf bir vergi politikası ile vatandaşların devletin gelirlerini nasıl kullandığını görmesi sağlanarak, güven duygusu artırılabilir. Bu sayede, toplumda vergi ödeme bilinci ve sorumluluğu da gelişebilir. Uzun vadede, sağlıklı bir ekonomik yapı için, vergi adaletinin sağlanması ve devlet ile vatandaş arasında güçlü bir güven ilişkisi oluşturulması hedeflenmelidir.
