Hamas ve İsrail Arasındaki Gerginlik Dünya Piyasalarını Etkiliyor
2023 yılı Ekim ayında Hamas tarafından İsrail’e yönelik gerçekleştirilen büyük çaplı terör saldırıları, Orta Doğu’da patlak veren yeni bir çatışma dalgasını tetikledi. İsrail’in Gazze’ye yönelik karşı saldırılarıyla bölgedeki tansiyon giderek yükseldi ve bir yıl sonra bu gerilim hem bölgesel hem de küresel piyasalarda önemli bir belirsizlik kaynağı olmaya devam ediyor. Petrol fiyatlarından küresel borsalara, enerji piyasalarından lojistik hatlarına kadar dünya genelindeki pek çok sektörde dalgalanmalar gözlemlenirken, yatırımcılar ve devletler de bu krizin sonuçlarını yakından izliyor.
Enerji Piyasaları Üzerindeki Etkisi
Orta Doğu, küresel petrol üretiminde kilit bir rol oynamakta ve bu tür jeopolitik krizler petrol piyasalarını derinden etkiliyor. İsrail ve Hamas arasındaki gerginliğin artışı, piyasalarda özellikle enerji sektöründe tedirginliğe yol açtı. Suudi Arabistan, İran ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi büyük petrol üreticisi ülkeler de bu çatışmaların dolaylı etkilerine maruz kalabilir. Bölgede tansiyonun yükselmesi, petrol arzında potansiyel kesintilere dair endişeleri artırarak fiyatların hızla yükselmesine neden oldu. Petrol fiyatları, 2023 yılının son çeyreğinde 10 dolardan fazla bir artış göstererek varil başına 100 doların üzerine çıktı.
Özellikle petrol arzının kesintiye uğraması, sanayi üretiminden ulaşım sektörüne kadar pek çok alanda maliyetlerin yükselmesine yol açabilir. Bu durum, yüksek enflasyon oranlarıyla mücadele eden küresel ekonomilerde ek bir yük oluşturuyor. Petrol fiyatlarındaki bu artış, aynı zamanda diğer enerji kaynaklarına da olan talebi artırdı ve doğal gaz fiyatlarında da yukarı yönlü hareketler görüldü.
Altın ve Güvenli Liman Varlıkları
Jeopolitik krizler, belirsizlik ortamlarında yatırımcıların riskten kaçınma eğilimini artırarak güvenli liman varlıklarına olan talebi yükseltir. İsrail ve Hamas arasındaki çatışmaların şiddetlenmesiyle birlikte altın fiyatlarında belirgin bir artış gözlemlendi. Altın, tarih boyunca küresel kriz dönemlerinde en çok tercih edilen yatırım araçlarından biri olmuştur ve bu durum 2023-2024 yıllarındaki Orta Doğu krizinde de kendini gösterdi.
Yatırımcılar, hisse senedi ve tahvil piyasalarındaki belirsizliklerden kaçınarak varlıklarını altın gibi daha güvenli kabul edilen enstrümanlara yönlendirmeye başladı. Bu talep artışı altının ons fiyatını 2023’ün ikinci yarısından itibaren 2000 dolar seviyesinin üzerine çıkardı. Benzer şekilde, ABD doları ve İsviçre frangı gibi güvenli kabul edilen para birimlerinde de güçlenmeler gözlemlendi.
Küresel Borsalar ve Yatırımcı Tedirginliği
Orta Doğu’daki gerilim, küresel borsalarda da dalgalanmalara yol açtı. İsrail’in bölgede stratejik bir öneme sahip olması ve küresel ticaret yollarının geçtiği bir coğrafyada bulunması, bu tür jeopolitik gelişmelerin dünya genelindeki yatırımcıları tedirgin etmesine neden oluyor. ABD ve Avrupa borsalarında dönemsel düşüşler kaydedilirken, teknoloji ve savunma sanayi sektörlerinde ise artışlar görüldü. Özellikle savunma sanayine yönelik yatırımlarda ciddi bir artış yaşanırken, teknoloji şirketlerinin İsrail’deki Ar-Ge faaliyetlerinin etkilenme riski ise piyasalarda endişe yaratmaya devam ediyor.
Yatırımcılar, bu tür belirsizlik dönemlerinde daha temkinli hareket ederken, piyasalardaki volatilitenin artışı küresel ekonomik toparlanma sürecini de zora sokabilir. ABD Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) gibi büyük finansal kurumlar, piyasalardaki bu dalgalanmaları yakından takip ederken, faiz oranlarına yönelik kararlar da bu gelişmelere göre şekillenebilir.
Küresel Ticaret Hatlarına Etkisi
Orta Doğu, küresel ticaret hatları açısından kritik bir bölgedir. İsrail ile Hamas arasında devam eden çatışmaların bölgesel ticaret hatları üzerinde ciddi bir etkisi bulunabilir. Süveyş Kanalı gibi küresel ticaretin önemli geçiş noktalarına yakınlığı nedeniyle, bu bölgedeki herhangi bir çatışma küresel ticaretin akışını da etkileyebilir. Bölgedeki tansiyonun artması, gemi taşımacılığı sektöründe sigorta maliyetlerinin yükselmesine ve bazı ticaret rotalarında gecikmelere neden olmuştur.
Özellikle Asya, Avrupa ve Afrika arasındaki ticaret akışında kritik bir role sahip olan bu hatlarda yaşanabilecek kesintiler, küresel tedarik zincirlerini olumsuz etkileyebilir. Pandemi sonrası toparlanmaya çalışan küresel ticaret, bu tür jeopolitik krizlerle karşı karşıya kaldığında daha kırılgan hale gelmektedir.