Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, SGK borçları nedeniyle altı büyük belediyeye haciz işlemi başlattı. Personel maaş hesapları da dahil olmak üzere belediyelerin tüm hesaplarına bloke konulması siyasi tartışmaları alevlendirdi.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın, Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) olan borçları nedeniyle altı büyükşehir ve ilçe belediyesine haciz işlemi uygulaması, hem belediye yönetimleri hem de kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Bakanlık, bu işlemi borçlu belediyelerin “en fazla prim borcuna sahip olmaları” gerekçesiyle yaptığını açıklarken, belediye yönetimleri ise karara itiraz ederek SGK’nın borçlu işverenler listesini sekiz yıldır yayınlamadığını vurguladı.
Haciz İşlemi ve Belediyeler Üzerindeki Etkiler
Haciz işlemlerine tabi tutulan belediyeler arasında Ankara, İstanbul, İzmir, Adana, Mersin Büyükşehir Belediyeleri ile Şişli Belediyesi bulunuyor. Bakanlık, bu belediyelere ait personel maaş hesapları ve diğer mevduat hesaplarına blokaj koydu. Belediyeler ise bu borçların SGK’nın muhasebe sistemindeki hatalardan kaynaklandığını ve rakamların gerçeği yansıtmadığını iddia ediyor.
Medya organlarında yer alan haberlere göre, bu belediyelerin SGK’ya olan borç tutarları şöyle:
- İzmir Büyükşehir Belediyesi: 5,3 milyar TL
- Ankara Büyükşehir Belediyesi: 5,7 milyar TL
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi: 3,3 milyar TL
- Adana Büyükşehir Belediyesi: 3 milyar TL
- Mersin Büyükşehir Belediyesi: 1 milyar TL
- Şişli Belediyesi: 1,8 milyar TL
Belediye yetkilileri, haciz işlemlerinin kamu hizmetlerini sekteye uğratacağını ve geniş bir nüfusun yaşadığı bu bölgelerdeki vatandaşları mağdur edeceğini belirtiyor. Ayrıca bu işlemin, siyasi bir operasyon olduğu yönünde iddialar gündeme getirildi.
Sayıştay’ın SGK Denetim Raporundaki Bulgular
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın bu kararına ilişkin tartışmalar sürerken, Sayıştay’ın SGK’ya dair 2023 Denetim Raporu, Kurum’un muhasebe sistemindeki ciddi eksiklikleri ve hataları gözler önüne serdi. Raporda, SGK’nın borçlu işverenlere yönelik işlemlerinin, muhasebe tekniği açısından eksiklikler içerdiği belirtiliyor.
Sayıştay’ın raporunda öne çıkan bulgular:
- Entegrasyon eksikliği: SGK’nın muhasebe yazılımlarında entegrasyon sağlanamaması nedeniyle alacakların hatalı raporlanması.
- Teminat eksikliği: Tecil ve taksitlendirme işlemleri için alınan teminatların eksik muhasebeleştirilmesi.
- Tahsilat sorunları: Tahsilatların emanet hesaplarda tutulması, faaliyet hesaplarına eksik yansıtılması.
- Emanetler hesabı: 2023 yılında SGK’nın emanetler hesabında 22 milyar 188 milyon TL tutarında bakiye bulunuyor. Bu hesap, mali tablolarda ciddi bir hataya neden oluyor.
Raporda ayrıca SGK’nın, tahsil edilemeyen alacaklarının büyük bir kısmını icra yoluyla tahsil etmeye çalıştığı, ancak başarı oranının %36,3 seviyesinde kaldığı vurgulanıyor.
Borçlu İşverenler Listesi Sekiz Yıldır Açıklanmıyor
5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu gereğince, SGK’nın yılda en az bir kez borçlu işverenler listesini yayınlaması gerekiyor. Ancak, SGK Yönetim Kurulu bu yükümlülüğü en son 20 Haziran 2016’da yerine getirdi. Bu tarihten bu yana borçlu işverenler listesi kamuoyuna açıklanmadı. Bu durum, “en borçlu belediyeler” sıralamasının ve toplam borç miktarının netleşmesini zorlaştırıyor.
SGK’nın mevzuata uygun olarak borçlu işverenleri ilan etmesi durumunda, hangi belediyelerin en borçlu olduğu konusunda tartışmaların sona ereceği ifade ediliyor.
SGK’nın Toplam Alacağı
Sayıştay raporuna göre, SGK’nın 2023 yılı sonu itibarıyla toplam alacakları şu şekilde:
- 4/1-a kapsamındaki alacaklar: 412 milyar 471 milyon TL
- 4/1-b kapsamındaki alacaklar: 191 milyar 849 milyon TL
Bu tutarların önemli bir kısmının yapılandırıldığı, ancak tam ve doğru şekilde mali tablolara yansıtılmadığı belirtiliyor.
Hukuki Tartışmalar ve Gelecek Adımlar
Haciz işlemleriyle birlikte başlayan bu tartışmalar, SGK’nın muhasebe sistemindeki sorunlar ve borçlu işverenler listesinin şeffaf olmaması gibi yapısal eksiklikleri tekrar gündeme getirdi. Belediyeler, yasal itiraz süreçlerini başlatacaklarını açıklarken, bu durumun siyasi bir operasyon olup olmadığına dair tartışmalar da sürüyor.
Sonuç
SGK’nın altı büyük belediyeye yönelik haciz işlemleri, kamu hizmetlerini aksatma riski taşıyan ve geniş halk kitlelerini ilgilendiren bir konu olarak dikkat çekiyor. Bu süreçte SGK’nın borçlu işverenlere dair şeffaflık sağlaması ve muhasebe sistemlerindeki eksiklikleri gidermesi, hem hukuki hem de idari tartışmaların çözümü için kritik önem taşıyor.
İlgili Kaynaklar:
Canlı Veriler için
- Parafinnet Emtia Fiyatları Sayfasını ziyaret edebilirsiniz
- Parafinnet Döviz Fiyatları Sayfasını ziyaret edebilirsiniz
- Parafinnet Borsa Fiyatları Sayfasını ziyaret edebilirsiniz
- Parafinnet Kripto Fiyatları Sayfasını ziyaret edebilirsiniz.