Son dönemde otomotiv sektöründe teknolojik dönüşüm hız kazandı. Elektrikli araçlara geçişle birlikte, bu araçlar için gerekli altyapı yatırımları da artış gösterdi. Türkiye’de, Astor Enerji’nin iştiraki Astor Şarj, 200 yüksek hızlı şarj istasyonuna ulaştı. Elektrikli araç satışları 2024’te önemli bir artış gösterdi. Türkiye, Avrupa’nın en fazla DC soketinin bulunduğu ülke konumunda. Elektrikli araçların yaygınlaşmasını etkileyen en büyük zorluklardan biri şarj istasyonu eksikliği olarak belirleniyor.
Otomotiv alanındaki teknolojik dönüşüm, son yıllarda birçok sektörde olduğu gibi otomotiv sektöründe de yoğun bir şekilde kendini göstermektedir. Tüm dünyada elektrikli araçlara geçiş eğilimleri artarken, bu dönüşümle doğrultusunda şarj istasyonları gibi kritik altyapı yatırımlarına hız kazandırılmaktadır. Elektrikli araçların artan sayısı, şarj istasyonları sektöründe de önemli bir büyüme potansiyeli doğurmuştur.
Bu bağlamda, Türkiye’nin önde gelen enerji şirketlerinden biri olan Astor Enerji, elektrikli araç şarj istasyonu alanında faaliyet gösteren Astor Şarj ile dikkat çeken atılımlar yapmaktadır. Astor Şarj, Türkiye genelindeki 200 yüksek hızlı şarj istasyonuna ulaşarak, elektrikli araçların şarj ihtiyaçlarını karşılamak adına önemli bir hizmet sunmaktadır. Özellikle Ankara’daki son şarj istasyonu, aynı anda 16 elektrikli aracın şarj edilebilmesine olanak tanımaktadır.
“2024’te Elektrikli Araç Satışlarında Büyük Artış”
Astor Şarj İş Geliştirme Müdürü Gökhan Eraslan, 2024 yılında elektrikli araç satışlarının, bir önceki yıla göre neredeyse iki kat arttığını açıklamıştır. Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu’nun raporuna göre, Türkiye’de kasım ayı itibarıyla 167 bin elektrikli aracın bulunduğu belirtilmekte, yıl sonunda bu rakamın 175-180 bin civarında olması beklenmektedir. Bu artış, elektrikli araçların yaygınlaşması açısından oldukça önemli bir gelişme olarak değerlendirilmektedir.
Eraslan, elektrikli araç kullanımının yaygınlaşmasındaki en büyük zorluklardan birinin şarj noktalarının yetersizliği olduğuna dikkat çekmiştir. Bu durum, araç kullanıcılarının elektrikli araçlara geçişini zorlaştıran bir faktör olarak öne çıkmaktadır. Şarj istasyonlarına yapılan yatırımlar, bu sorunun üstesinden gelinmesi açısından kritik bir öneme sahiptir.
“Türkiye, Araç Başına En Fazla DC Soketi Olan Ülke”
Ayrıca Eraslan, Türkiye’nin Avrupa ortalamalarına göre araç başına en fazla DC soketi bulunmaktadır. Bu veri, Türkiye’de elektrikli araç alımında halkın güven içerisinde hareket edebileceğini göstermektedir. Eraslan, “Türkiye genelinde 597 araca aynı anda hizmet verebilir durumdayız. Bu açıdan, pazardaki diğer oyuncularla kıyaslandığında, mevcut şarj istasyonu sayısının yeterli düzeyde olduğunu belirtebiliriz” şeklinde açıklamada bulunmuştur.
Elektrikli araçların geleneksel araçlardan farklılıkları da tüketici açısından önemli hususlar arasında yer almaktadır. Müşterilerin elektrikli araçları denemeleri, bu araçlara geçiş yapma olasılıklarını artırmaktadır. Ancak, elektrikli araçların etrafındaki bazı önyargılar, sektörün gelişimini olumsuz yönde etkileyebilmektedir. İnsanlar, bir kez deneyimlediklerinde elektrikli araçların avantajlarını daha iyi anlayarak bu tür araçlara geçiş yapma eğiliminde olmaktadır.
Sonuç olarak, Türkiye’nin elektrikli araç kullanımının artması için şarj altyapısının güçlendirilmesi ve toplumsal önyargıların giderilmesi gerekmektedir. Elektrikli araçların sağladığı avantajları anladıkça, toplumun bu yeni teknolojiye geçiş yapma oranının artması beklenmektedir.
İlgili resmi kurumların web siteleri:
Bu metin, araçların batarya teknolojileri ve şarj altyapısındaki ilerlemeleri konu alarak Türkiye’deki elektrikli araç pazarının gelişimini özetlemektedir. İlgili açıklamalar ve hedefler hakkında bilgi sunmaktadır.
Kahve molası süresinde şarj
Araçların batarya teknolojisindeki yeniliklerin önemi üzerine görüşlerini paylaşan Eraslan, “Araçların şarj edebilme yetenekleri, sektördeki en kritik konulardan biri. Türkiye genelinde bulunan 597 şarj soketinin yüzde 75’ini hızlı DC (doğru akım) olarak yapılandırdık. Bu, müşterilerimizin yüzde 20 bataryayla, yüzde 80 seviyesine ulaşarak yalnızca 25 dakikada şarj olabilmelerini sağlıyor. Rakiplerimize göre ortalama soket güçlerimizin daha yüksek olması, konforlu bir yolculuk için önemli bir avantaj sunuyor,” şeklinde bir değerlendirmede bulundu.
Eraslan, “Hızlı şarj kapasitesinin ne kadar fazla olması, araçların menzil sorununun ortadan kalkması anlamına geliyor,” diyerek sunmuş olduğu hizmetlerin önemine dikkat çekti ve “Şu an kullandığımız 300 kilovatlık şarj ünitelerimiz var ve bunları gelecekte daha da artırmayı planlıyoruz. Araçların batarya kapasiteleri arttıkça, yüksek kapasiteli cihazlarda şarj olma imkanı, şarj sürelerini minimize edecektir. Tüm stratejilerimizi bu doğrultuda kurguluyoruz,” şeklinde ekledi.
Gökhan Eraslan, gelecek yıl Türkiye üzerinde her 200 kilometrede bir şarj istasyonu kurmayı hedeflediklerini ifade ederek, “2025 yılı sonunda hizmet sunduğumuz il sayısını 49’dan 81’e çıkarmayı planlıyoruz. 2025, bizim için büyüme yılı olacak. 2030 yılına kadar yatırım artışlarımızın devam etmesini bekliyoruz. Türkiye’de 2030 yılında 1 milyon 300 bin elektrikli aracın olacağı tahmin ediliyor. Bu araçların şarj edilmesi için gerekli altyapının sağlanması büyük bir önem taşıyor. Türkiye’nin mevcut elektrik altyapısı, bu ihtiyaçları göz önünde bulundurularak yeniden değerlendirilmeli,” şeklinde açıklamalarını tamamladı.
Parafinnet, yatırımcılar için önemli olan piyasa verilerine ulaşma imkanı sunuyor. Daha fazla bilgi almak için aşağıdaki bağlantıları ziyaret edebilirsiniz: