Fitch Ratings, Almanya’nın kredi notunu etkileyebilecek büyük borçlanma planlarına ilişkin uyarılarda bulundu. Federal Meclis, altyapı ve savunma için 500 milyar avroluk özel fon oluşturulması ve borç freninin kaldırılması için anayasa değişikliği yaptı.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, Almanya’nın “AAA” olan kredi notunun, büyük borçlanma planlarının reformlarla dengelenmemesi veya büyümede kalıcı bir iyileşme sağlamaması durumunda uzun vadede baskı altında kalabileceğini açıkladı.
Almanya’daki Federal Meclis, altyapı ve iklim için 500 milyar avroborç freni uygulamasından çıkarılması amacıyla bir anayasa değişikliği gerçekleştirilmesine onay verdi.
İlgili anayasa değişikliğine göre, ülkenin savunması için gerçekleştirilecek büyük harcamalar borç freni uygulamasının dışına alınacak. Ayrıca, altyapı ve iklim hedeflerine ulaşılması için 500 milyar avro değerinde özel bir fon oluşturulmasına olanak tanınacak.
Meclis’in almış olduğu bu karar, Avrupa’nın en büyük ekonomisini yeniden canlandırmayı ve Avro Bölgesi’nde büyümeyi teşvik etmeyi hedeflemektedir.
Fitch Ratings tarafından yayımlanan “Almanya’nın Harcama Planları Jeopolitik ve Büyüme Zorlukları için Mali Alanı Kullanma İsteğini Gösteriyor” başlıklı analizde, ek harcamaların ekonomik büyümeyi destekleyeceği ve rekabet gücünü artıracağı öne sürüldü.
Ancak Fitch, bu harcamaların kendi başına Almanya’nın uzun vadeli büyüme beklentilerini önemli ölçüde iyileştirmesinin olasılığının düşük olduğunu vurguladı. Bu sebeple, yapılandırıcı reformlara ve daha rekabetçi sektörlere yönelmenin gerekliliğine dikkat çekildi.
Önümüzdeki on yıl için, Almanya’da 900 milyar ila 1 trilyon avro ek harcama öngörülüyor. Bu rakam, 2024 yılı itibarıyla Gayrisafi Yurt İçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 20’sinden biraz fazlasına tekabül etmekte. Ayrıca, Fitch, bu harcamaların 2025-2027 yıllarında GSYH’ye yaklaşık yüzde 0,4 puanlık katkı sağlamasını beklediğini ifade etti.
Fitch’in öngörülerine göre, geçen yıl 118,8 milyar avro olan bütçe açığının, 2027’ye kadar GSYH’nin yüzde 4 ila 4,5’ine ulaşması bekleniyor. Bu durum, ülkenin toplam kamu borcunun GSYH’nin yüzde 70’ine ulaşmasına neden olacak. Ancak, bu oran 2010’daki küresel finansal kriz döneminde ulaşılan yüzde 80’lik zirvenin altında kalacağı öngörülüyor.
Detaylar için resmi kaynakları ziyaret edebilirsiniz: