ABD Başkanı Donald Trump’ın 2 Nisan’da ithalat tarifeleriyle ilgili aldığı karar, küresel ticaret savaşlarının derinleşmesine neden oldu ve petrol talebinde azalma endişelerini artırdı. Brent petrol fiyatları, ilgili gelişmelerle birlikte önemli düşüşler yaşadı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın 2 Nisan tarihinde ithalata yönelik karşılıklı tarifelerin uygulanmasına ilişkin imzaladığı kararname, küresel ticaret savaşlarının daha da derinleşeceği ve bu durumun petrol talebini kısıtlayacağı beklentilerini güçlendirdi.
Trump’ın “kurtuluş günü” olarak tanımladığı bu açıklamanın akabinde, Brent petrolün varil fiyatı, artan talep endişeleri doğrultusunda aynı gün yaklaşık %1 değer kaybederek 73,64 dolardan kapanış yaptı. Benzer bir şekilde, Batı Teksas türü (WTI) ham petrol de %0,6 düşüşle 70,48 dolara geriledi.
Daha sonra, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışındaki bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC+ grubunun kademeli üretim artışı kararına sadık kalınacağına yönelik açıklamaları, talep daralması ve arz fazlası kaygılarını artırarak fiyatlar üzerinde ek baskı oluşturdu. OPEC+ grubu, 3 Nisan’da yaptığı duyuruda, 1 Nisan itibarıyla günlük 2,2 milyon varillik gönüllü üretim kesintisini kademeli olarak sona erdireceğini ve mayıs ayında günlük 411 bin varil üretim artışı gerçekleştireceğini bildirdi. Bu gelişmenin ardından Brent petrol fiyatları aynı gün %5’ten fazla değer kaybederek 69,63 dolara düştü; WTI ise %5,6 gerileyerek 66,33 seviyesine indi.
Ayrıca, Çin’in 4 Nisan’da ABD’den ithal tüm ürünlere %34 ek gümrük vergisi getireceğini açıklaması, olası bir küresel “ticaret savaşı” riskini artırarak petrol fiyatlarının 63,85 dolara kadar gerilemesine sebep oldu. Bu durum, Ağustos 2021’den bu yana ilk kez 65 doların altına düşülmesini sağladı.
Brent petrol, aynı günü %6’ya yakın düşüşle 65,74 dolardan kapatırken; WTI da %6’dan fazla azalarak 62,10 dolardan işlem gördü. Böylece Brent petrol, nisan ayının ilk haftasında %9,2 değer kaybederek 65,74 dolara gerileyerek Ağustos 2021’den bu yana en düşük haftalık kapanışını gerçekleştirdi.
“Fiyatlar uzun süre 80 dolar seviyesine dönmeyecek”
Londra merkezli enerji enformasyon şirketi Energy Intelligence Group’un petrol piyasaları ekonomisti Julien Mathonniere, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küresel petrol talebinin görünümünün uzun bir süre boyunca zayıf kalacağını belirtti. Mathonniere, bu bağlamda petrol fiyatlarının uzun müddet 80 dolar seviyesine geri dönmesini beklemediğini ifade etti.
Mathonniere, Trump ve OPEC+ grubunun aldığı kararların petrol talebini büyük oranda baskıladığını vurgulayarak, “OPEC+ grubu piyasalara fazla arz sağlamaya devam ederken, küresel ticaret savaşlarının yol açtığı ekonomik belirsizlikler nedeniyle talepte önemli bir artış beklemiyorum. Bu nedenle, petrol fiyatlarının kısa vadede varil başına 80 dolara geri dönmesini ummak zor.” şeklinde konuştu.
Bu nedenle petrol fiyatlarındaki düşüşün devam etmesinin öngörüldüğünü bildiren Mathonniere, gelişmeleri yakından takip etmeye devam edecek.
Resmi Kurumlar:
OPEC Resmi Web Sitesi
ABD Enerji Bilgi İdaresi (EIA)
ABD ve Çin arasındaki ticari ilişkiler, global ekonomik dengeleri sarsıyor. Trump’ın korumacı politikaları, ihracat hedefleriyle çelişiyor.
Mathonniere, “Özellikle dünyanın en büyük talep merkezlerinden biri olan Çin’de yapısal ekonomik sorunlar hala devam ediyor. Beijing’in ABD ile önemli bir ticaret fazlası bulunması, ülkeyi ABD’nin uyguladığı tarife kararları karşısında hedef haline getiriyor.” dedi. Ayrıca, Hindistan’ın hızla artan petrol talebinin olası bir küresel ticaret savaşının yıkıcı etkileri açısından görmezden gelinemeyeceğini vurguladı.
“Trump’ın korumacı ticaret politikaları, ihracatı artırma hedefleriyle uyuşmuyor”
Mathonniere, ABD yönetiminin ulusal güvenlik politikası ile gümrük tarifelerini birbiriyle ilişkilendirmesinin, küresel ticaret savaşlarına zemin hazırladığını ifade etti. Bu durumun, Trump’ın ihracatı artırma hedefleriyle çeliştiğine dikkat çekti.
Trump’ın izlediği politikaların küresel rekabetçi devalüasyon riskini artırdığını belirten Mathonniere, “Ülkeler, ABD’nin uyguladığı tarifelere rağmen, ihracatlarını rekabetçi kılmak amacıyla para birimlerini bilinçli olarak değersizleştirebilir. Bu durumda, ABD’nin malları diğer ülkeler için daha pahalı hale gelir.” şeklinde konuştu. Bu durum, Trump’ın hedefinin aksine, ABD’nin ihracatını artırmasını zorlaştırabilir.
Mathonniere, yatırımcıların bu süreçte ABD dolarına dikkat etmesi gerektiğini ifade ederek, dolardaki zayıflamanın petrol talebini artırabileceğini belirtti. Ayrıca, Trump’ın önümüzdeki 6 ila 8 ay içinde doların değerini düşürme adımları atabileceğini, bu durumun ise ülkede resesyon tehdidi yaratarak ABD Merkez Bankası’nın (Fed) müdahalesine yol açacağını ifade etti.
Mathonniere, ABD’nin İran’a yönelik hamlelerine de dikkat edilmesi gerektiğini belirterek, “ABD’nin İran’a karşı olası bir askeri saldırısı petrol fiyatlarını varil başına 5 dolar artırabilir, ancak risk primleri genellikle beklenenden daha hızlı düşer.” değerlendirmesinde bulundu.
Ekonomik gelişmelerle ilgili daha fazla bilgi için Parafinnet’in Emtia Fiyatları, Döviz Fiyatları, Borsa Fiyatları, ve Kripto Fiyatları sayfalarını ziyaret edebilirsiniz.